google-site-verification: google5de5c95d93b82466.html
top of page
Yazarın fotoğrafıÖzge Özbağçe

Son Akşam Yemeği

Resim sanatının kırılma noktalarından biri olan “Son Akşam Yemeği” tablosu Milano’daki Santa Maria Delle Grazie Kilise ve Manastırı içerisinde mabet bölümünün sağ duvarında bulunmaktadır.


Leonardo Da Vinci bu eseri 1495-1498 yılları arasında rahiplerin yemek yediği salon için yapmıştır. Konusu İsa’nın havarileriyle yediği son akşam yemeği olarak belirlenmiştir.

Bu konu Hristiyan sanatı döneminden itibaren çokça resmedildi ancak en önemli eser şüphesiz ki Leonardo Da Vinci’nin Son Akşam Yemeği adlı eseri oldu.

Leonardo ise diğerlerinden farklı olarak İsa’nın “Sizden biri bana ihanet edecek.” dediği kısmı resmetmiştir.

Tablodaki sahne İncil’de geçen bir kısımdır bu kısmı incelememiz tablodaki sahneyi daha iyi anlamamıza yardımcı olacaktır.

(Matta,26:14-25’inci bölümü)


Hamursuzun birinci gününde Havariler sofranın nerede hazırlanacağını sordular. (Hamursuz: Yahudilerin 7 Nisan ile 13 Nisan tarihlerinde mayasız ekmek yediği bir ibadettir. 14 Nisan akşamı ise bir kuzu kesilir ve bu kuzu sabah şafak vakti yenir.)

İsa onlara yemek yiyecekleri evi söyledi. Akşam olduğunda hepsi evde toplandı. Bu sırada On iki havarilerden olan Yahuda İskariot İsa’yı öldürmek isteyen baş rahiplere otuz gümüş karşılığında Hz.İsa’yı ele vereceğine dair söz vermişti. Bu yüzden de uygun bir fırsat kolluyordu. İsa hep birlikte yerlerken şöyle dedi; “Size derim ki, içinizden biri beni ele verecek.” Çok üzülen havariler telaşlanarak “Ben miyim?” diye sormaya başlarlar. İsa şöyle cevap verir; “Benimle birlikte sahana ekmek banan biri, bana ihanet edecek? Tanrı’nın oğlu alnına yazıldığı için gidiyor ama Tanrı’nın oğluna ihanet edenin başına gelecekleri düşünün! Hiç doğmasaydı onun için daha iyi olurdu.”
İşte o zaman Yahuda İskaryot “Ben miyim ?” dediğinde İsa, “Ağzınla söyledin” der.

Tabloya baktığımızda tek kaçışlı perspektif yöntemini kullanarak İsa’nın öneminin vurgulandığını görüyoruz. İsa’nın ifadesine baktığımızda ellerini iki yana açıp üzgün şekilde masaya bakıyor. Havarileri incelediğimizde ise İsa’nın sol tarafında yaş tutmaya başlamış Yuhanna’nın yaş tutmaya başladığını görüyoruz. Onun bir solunda Aziz Petrus’un sağ elinde bir bıçak tuttuğunu görüyoruz. (Bu bıçak yemekten sonra İsa’yı yakalamaya gelen askerlerden birinin kulağını kestiği bıçaktır). Onların önünde ise Yahuda İskariot elinde sıkıca tuttuğu gümüş kese ile yaptığı ihanete vurgu yapıldığını görüyoruz. (12 havarisinden biri olan Aziz Yahuda İskariot, İsa’yı öldürmek isteyen başrahiplere otuz gümüş karşılığında İsa’yı ele vereceğine dair söz veriyor.)


İsa’nın sağda kalan ve işaret parmağını gösteren kişi Havari Thomas’tır. Şüpheci Thomas olarak da anılır. Thomas’ın bir parmağı havada resmedilerek yine İncil’de geçen bir başka olay anlatmak istenmiştir. (İsa çarmıha gerildikten 3 gün sonra havarilerinin yanına gelip onlara görünmüş ve o sırada orada olmayan Thomas, olanları duyunca diğer havarilere inanmamış. “Onu görmedikçe, elindeki çivi izlerine dokunup, karnındaki yaraya parmağımı batırmadıkça size inanmam.” demiş. Bir gece sonra İsa geri gelip Thomas’a “Gel buraya, bak ellerime! Parmağını batır karnımdaki yaraya, şüpheci olma, inançlı ol!”)


Sayısız esere konu edinmiş önde gelen yazarların ve ressamların övgülerine nail olan Leonardo Da Vinci’nin eşsiz eseri yıllara yenilmeye yüz tutmuş durumda. Bu durumun başlıca sebebi sanılanın aksine yağlı boya ile değil duvarın üzerine tempera tekniği ile kuru zemine sanatını icra etmesidir. Rönesans sanatında bir devrim olan Leonardo’nun eserinin yıpranmaya başlaması büyük bir talihsizlik olsa da dönemin sanat anlayışına ve tarihe güçlü bir ışık tutmaktadır.


KAYNAKÇA:







1.206 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentarios


bottom of page